Magazine bu kadar karşıyken, Okan Bayülgen'in o magazinden, özellikle medya arkası bölümüyle, beslendiği bir gerçek.
Peki, Okan Bayülgen, magazin gibi bir olguyu ortadan kaldırmanın en iyi yolunun onu görmezden gelmek olduğunu bilmiyor mu? Elbette biliyor. Bu bilgiye rağmen neden magazinel kişileri programına konuk edip, onların "hangisinin tüm hafta konuşulacak bir bomba patlatır?" gibi sorulardan oluşan bir anket yaptırıyor ve nispeten nitelikli olan üç oyuncuyla ilgili "Sizce hangisi daha şık olacak"; "Hangisinin bıyığı daha çekici?" gibi şahane(!) sorularla anketini zengin(!)leştiriyor.
Okan Bayülgen'in yaptığı şey, magazine karşı haklı duruşuna rağmen, kendisinin başka bir magazin dünyası yaratmasıdır. Anlıyorum ki, o, magazine değil, sadece kendi yaptığınn dışındaki magazine karşı.
Bugün bir tv devrimi yaşansa, gerçekten nitelikli tv zamanları gerçek olsa Okan Bayülgen'in mutlu olacağına inananlardanım bu arada.
Ama bazı kavramların ortadan kalkmasını sağlamanın en iyi yolu, onları görmezden gelmek. Yazının başında da söylediğim gibi, magazin bu kavramlardan biri.
Okan Bayülgen'in yaptığı doğru mu, yanlış mı, onun yorumunu size bırakıyorum.